Ana SayfaRöportajEstetik Cerraha En Sık Sorulan Sorular

Estetik Cerraha En Sık Sorulan Sorular

1. Güzel olur mu?
Bu soru aslında tarih boyunca estetik anlayışının altında yatan temel düşüncedir. Özellikle modernleşme sonrası insanın ve insan duygularının üstünlüğünün kabul edilmesi ile birlikte estetik anlayışı tamamen değişti. İnsanlar artık kendilerini ve yakın çevrelerini mutlu etmek (Aslında yine dolaylı yoldan kendilerini mutlu etmek) için davranmaya, çalışmaya, giyinmeye, makyaj yapmaya ve estetik operasyonları tercih etmeye başladılar. Dolayısıyla estetik bir operasyon geçirecek kişinin aklındaki en önemli soru “GÜZEL OLACAK MI? BANA YAKIŞACAK MI?” olur.

Yine eskiden estetik bir operasyon geçirildiğinin belli olması, yapılan ameliyatın bir işe yaraması anlamına geliyordu. Kimsenin anlamadığı bir burun operasyonu başarısız sayılıyordu ama şimdi doğal, uyumlu, orantılı ve mümkünse yeni tanışılan herhangi birinin anlayamayacağı operasyonlar mükemmel kabul ediliyor.

2. Canım acıyacak mı?
Her ne kadar insan kendini daha mutlu hissetmek, toplumda iyi bir yer edinmek, kariyerinde başarılı olmak ve prestij kazanmak için estetik bir müdahale düşünüyorsa da ağrı, acı ve sonrasındaki iyileşme sürecinin rahatsızlığı en büyük tedirginlik kaynağı oluyor. 

Yeni teknolojiler ve özellikle lazerin estetik cerrahiye iyice entegre olması sonrasında, 2-3 operasyon haricinde sadece lokal anestezi ile işlemlerimizi yapabiliyoruz. Yani ne operasyon esnasında ne de sonrasında en ufak bir ağrı, sizi olmuyor. 

Genel anestezi ile gerçekleştirdiğimiz örneğin karın germe, meme silikon implant operasyonları da ağrı kesiciler ve günümüz anestezikleri sayesinde bundan 10 yıl öncesine göre inanılmaz rahat ve konforlu.
Artık karın germe ameliyatından 2 gün sonra hastalarımız topuklu ayakkabılar ile pansumana gelebiliyorlar, silikon protez operasyonlarından 3 gün sonra tatile çıkabiliyor, lazer lipoliz ile bacak, basen, popo fazla yağlarından kurtulduktan 2 gün sonra kayak yapabiliyorlar.

3. Ne zaman işe/okula dönebilirim?
Endüstriyel modern yaşamın zorunluluklarından biri iş gücü kaybının minimumda tutulması. Artık kişiler her organizasyonda öncelikle işlerini veya okullarını düşünüyorlar. Estetik operasyonlar da aynı şekilde planlanıyor.

Cerrahi olmayan estetik uygulamalar sayesinde kısa süre sonra sosyal hayata dönülebilen işlemler artık bizim ve hastalarımızın memnuniyetini çok artırdı. Dolgu, botox, lazer, ultrason ve radyofrekans uygulamaları ile aynı gün veya ertesinde insanlar yaşamlarına dönebiliyorlar. 

Cerrahi müdahaleler sonrasında da yine teknolojinin bize bağışladığı yenilikler sayesinde eskiden olduğundan çok çok kısa sürelerde hastalarımız tamamen iyileşip işlerine, okullarına hatta tatillerine devam edebiliyorlar.

4. İfadem / mimiklerim yok olacak mı?
Özellikle botox ve dolgu için başvuran hastaların kafalarındaki en büyük soru işareti bu..

Ben hastamla yaptığım muayene ve görüşme esnasında onun şikayetlerini ve benim yapabileceklerimi, anatomik bazı sınırlar içinde belirliyorum. Sonrasında diyelim ki tüm yüzünüzü maske haline çevirmek için 10 birimlik bir botox uygulaması yapmak gerekiyorsa, ben her zaman 3-4 veya hastanın isteğine göre 5-6 birim gibi bir uygulama yapıyorum.. 1 hafta sonra bir kontrole çağırıyorum, eğer istersek 2 birim daha bir uygulama yapıyoruz hatta belki 1 hafta sonra tekrar görüşüp 1 birim daha yapıyoruz. Yani sürecin herhangi bir yerinde hastam bana ‘HAH TAMAM İŞTE BU’ dediğinde orda kalıyoruz. 

Çünkü aslına bakarsanız yüzünüzdeki tüm mimikleri yok etmek, ifadesiz bir surat oluşturmak veya sokaklarda gördüğünüz hepsi birbirine benzeyen kadınlara çevirmek veya çevirmemek estetik cerrahin elinde.. 
Eğer her hastaya aynı yerlere, aynı dozda ezberlemiş gibi yapılırsa botoks sonuçlar da birbirine benzeyen maske suratlar olur.

5. Botoks yılan zehiri mi?
En sık duyduğum sorulardan biri bu.. Hayır değil.. Botoks sonuç olarak bir bakteriden elde edilen toksin. Bilimsel ortamlarda oldukça sulandırılarak etkisi kontrollü bir hale getiriliyor. Aslına bakarsanız botoks ilk olarak 50’li yıllarda bebeklerde şaşılık tedavisi için kullanılmaya başlanıyor, yani çok uzun süredir bilimsel araştırmalarda ve pratik uygulamalarda kullanılan, son derece güvenli (Tabii doktorlar tarafından uygun miktar ve doğru yerlere uygulandığı zaman) bir ilaç.

6. Kalıcı dolgu var mı?
Yok.. Çünkü kalıcı olan her madde insan vücudu tarafından yabancı kabul edilip reaksiyona neden olur ve en iyi ihtimalle kapsüle edilir. Özellikle yüz ve boyun gibi cilt kalınlıklarının çok fazla olmadığı bölgelerde bu reaksiyonlar ve kapsül oluşumları girinti çıkıntılara, düzensizliklere ve hatta geri dönüşü olmayan doku kayıplarına sebep olabilir. 
Kullandığımız dolgu materyalleri dünyada en fazla kullanılan ve FDA ve Avrupa Sağlık Birliği tarafından onaylanmış, etki süreleri 8-18 ay arasında değişen ünlü markalardır. Bence sizin de tercihiniz bunlar olmalıdır.

7. Saç ekimi sonrası çim adam gibi olur muyum?
Saç ekimi maalesef ülkemizdeki bazı yasal boşluklar dolayısıyla bu işin eğitimin almamış kişiler tarafından ve neredeyse her ortamda uygulanabilen bir işlem halini almıştır.

Sadece İstanbul’da, sadece bir ayda ve sadece Arap Yarımadası ve Kuzey Afrika’dan gelen hastalara yapılan saç ekimi sayısı 3000.. İnanılmaz rakamlar bunlar. Günde 30’a yakın operasyonun yapıldığı merkezler var. 
ve ister istemez sayıyı artırıp, operasyon sürelerini kısaltmak kaliteyi de etkiliyor.

Ben yaklaşık 15 senedir saç ekimi ile ilgileniyorum ve akademik anlamda da bu alanda kendimi geliştirdiğimi düşünüyorum. Haftada sadece 2 saç ekimi yapıyorum, çünkü bir saç ekimi operasyonu benim tüm günümü ayırmamı gerektiriyor. Aynı zamanda uygulamalarımı lazer ve yeni teknoloji ekipmanlar ile destekliyorum. Evet günde 25-30 ekim gerçekleştirilen merkezlere nazaran maddi anlamda daha yüksek rakamlara yapıyoruz ama hiç mütevazi olamayacağım, benim yaptığım operasyonlardan bir süre sonra kimse kişinin saç ektirdiğini anlayamaz. 

8. Son halini ne zaman görürüm?
Tüm estetik işlemler sonrası, yara iyileşmesi nedeniyle belli bir süre sonuçlar tam olarak gözlenemez. Bu bir karın germe operasyonunda 2-3 ay iken, estetik burun ameliyatında 6 aya kadar uzayabilir veya saç ekimlerinde 1 sene sonunda ancak tüm ekilen saçların çıktığını düşünürüz. Dolayısıyla yapılan operasyon, işlem gören alan sonuçları görmemizde değişken parametrelerdir. Yine hastadan hastaya da iyileşme sürelerimiz ve etkileri görmemiz değişebiliyor.

9.  Spor yapabilir miyim?
Benim yaptığım operasyonların bir çoğu lokal/sedasyon anestezi ile gerçekleştirildiğinden hastalarım 2-5 gün arasında spora başlayabiliyorlar. Ancak genel anestezi ve biraz daha kas dokusuyla ilgilendiğimiz işlemlerde bu süreyi 15 güne kadar geciktirebiliyoruz. Spor, aynı zamanda ödemden kurtulmak ve yara iyileşmesini hızlandırmak açısından da bizim için tercih edilen bir şey aslında.

10.  Pahalı mıdır? Bize ne olur?
Ve her görüşmenin finalinde karşılaştığımız soru! Ben her zaman teknolojik yenilikleri takip eden bir plastik cerrahım. Bu yenilikleri mümkün olduğunca bünyemize katmaya ve hastalarımıza konforlu bir operasyon ve sonrası dönemi sunmaya çalışan bir ekibiz. Evet çoğu işlem, klasik yöntemlerle karşılaştırıldığında daha pahalı ama açıkçası gelişebilecek komplikasyonlar, iş güç kayıpları, ağrılar, sızılar ve rahatsızlıklar göz önüne alındığında hastalarımızın hemen hemen hepsi hiç düşünmeden işlemlerini yaptırıyor.

Bilgi ve randevu almak için Dr. Ali Duman’ın kliniğine veya asistanlarına 0545-551 4745’den ulaşabilirsiniz.


 

INSTAGRAM

SOSYAL MEDYADA BİZ

58,698BeğenenlerBeğen
50,163TakipçilerTakip Et
879TakipçilerTakip Et
6,728TakipçilerTakip Et
1,569AboneAbone Ol

TAROT FALI