Ana SayfaSağlıkAdet Döneminde Beslenmeye Dikkat

Adet Döneminde Beslenmeye Dikkat

Yaşamın farklı dönemeçlerinden biri olan adet dönemi her yönüyle bayanları etkisi altına alıyor. Bu özel dönemde beslenmeye de dikkat edilmesi gerekiyor. Diyetisyen Canan Aksoy adet döneminde beslenme konusunda önemli ipuçları veriyor.

 Doğurganlık çağındaki kadınların her ay, adet olacağım yine şiştim, iştahım açıldı diye tabir ettiği bu dönemde beslenmemizde dikkat edeceğimiz birkaç küçük noktayla bu dönemi daha rahat geçirebilir hale getirmek mümkün müdür? Premenstrüel sendrom diye tabir edilen bu dönemde göğüslerde ve karın bölgesindeki şişlik, duygusal durum değişiklikleri, iştah açılması, ödeme bağlı kilo artışı kadınların genel problemi olabilmekte. Bu sendrom periyottan 14 gün önce başlıyor ve periyodun başlamasıyla beraber genelde sonlanıyor.
Menstruasyon dönemimin ödeminin başladığı gün ilk periyottan sonraki 14. gündür, bugünü tespit etmek için Babystart Tükürükten Ovulasyon Testini kullanıp, ödeminizin ne zaman başladığını tespit edip, koyu yeşil yapraklı sebzeler ( maydanoz-tere -roka ) ve tuzu azaltmaya başlayarak ödeminizin için tedbir alabilirsiniz. Menstrüal siklusun sürdüğü yıllarda kadınların beslenmesinde demir gereksinimi artar. Her periyotta genellikle 60 ml ( yarım kahve fincanı gibi ) kan kaybı olur. Fazla kanaması olan kadınlar da bu kayıp biraz daha fazladır. Periyot yıllarında kadınların günlük demir gereksinimi 15 mg civarındadır, bu gereksinimin erkeklerde 10 mg olduğunu düşünürsek, kadınların erkeklere nazaran neden daha fazla anemik olduğu anlaşılır bir sebep haline gelebilmekte. Anemikseniz veya bu dönemde dikkatli beslenmezseniz anemik hale gelebileceğinizi unutmayın. Bu dönemde öncelikle demek ki, demir ihtiyacımızı sağlayacak şekilde beslenmemiz gerekmektedir. Sabah kahvaltılarına eklenecek bir yumurta ve bu yumurtayla beraber alınacak çiğ sebze-salatalık veya meyve, öğünlerden birinde tüketilecek et-tavuk-balık gibi demir içeriği yüksek bir besin iyi bir tedbir olabilir.
Periyot döneminde artan ödeme bağlı ne gibi bir strateji geliştirebiliriz? Bu dönemde hormonal değişime bağlı olarak, vücudumuz su tutabilir. Tutulan suyun atılmasının en iyi yolu, yine bol miktarda su içmek. Tuz tüketiminin azaltılması, ödemin daha az gelişmesine yardımcı olacaktır. Potasyumdan yüksek beslenmek tuzun daha kolay atılmasını sağlar, sarı renkli sebze ve meyveler temel olarak potasyumdan zengin. Ara öğünlerden birine koyacağınız muz, portakal, kayısı, mandalina gibi bir meyve potasyumun artmasını sağlayacağı gibi kan şekerinizi kontrol etmeniz üzerine de katkıda bulunacaktır. Koyu yeşil yapraklı bitkilerden yapacağınız çaylar veya salatalar da ödeminizin azalmasını sağlayacaktır. Sabah kahvaltısında maydanozlu sumaklı bir salata, öğünlerden sonra tüketeceğiniz nane, kekik çaylarının buna katkısı olur.
Periyot dönemlerinizde kas ağrılarınız ve kramplarınız varsa, b vitaminleri ve magnezyumdan zengin beslenmek bu dönemin daha rahat geçmesini sağlayacaktır. Magnezyum kas kramplarının oluşmasını azaltırken, b vitaminleri sinirsel iletinin güçlü olmasını sağlayarak , kas denetimini kolaylaştıracaktır.Ara öğünlere koyacağınız kavrulmamış badem, fındık, ceviz veya ana öğünlerde tüketeceğiniz kurubaklagiller magnezyum desteği sağlarken, öğünlerde tüketeceğiniz bulgur, tam tane ekmekleri b vitaminlerini daha rahat almanızı sağlayacaktır. Bu dönemde bilimsel olarak açıklanamasa da pek çok kadın tatlıya karşı eğilimin artığından bahseder. Bu eğilimi bastırmak için, kuru meyveler tüketilebilir. Ara öğünlerde 2-3 tane kayısı ve bunun yanına ilave edeceğiniz 7-8 tane fındık veya badem. Meyveli yoğurtlar bir başka alternatif olabilir. Bunlara rağmen hala tatlı isteğiniz azalmadıysa kakao oranı yüksek bir parça çikolata ( porsiyon önemlidir, bir parmak kadar veya 2 tane madlen büyüklüğünde düşünülebilir) yanında yağsız bir latte veya bir bardak sütle olmak kaydıyla yenebilir. Tüm bunlara rağmen geçmediyse, şerbetli tatlılardan kaçınmak ve günün hareketli olduğunuz kısmında tüketilmek kaydıyla bir kase sütlü tatlı tercihi de yapabilirsiniz. Tarçının, şekeri yakan hormon olan insülinin üzerindeki etkisinden dolayı, şekere olan eğilimi azalttığını bildiren çalışmalar var. Bu yüzden tükettiğiniz meyvelerin veya sütün üzerine tarçın dökebilirsiniz. Tarçınlı ılık süt veya tarçın dökülmüş ananas, elma parçaları ara öğünler için bir başka alternatif olabilir.
Hangi dönemde olursanız olun, sağlıklı ve dengeli beslenmek her zaman işin püf noktası. Azar azar sık sık yemek, şekerinizi regüle edip sizi pek çok atıştırmadan uzak tutacaktır. Düzenli su tüketmek ödem şikayetlerinizin azalmasına katkıda bulunacaktır. Bu öneriler sadece işin özünü unutmadan hayatın getirdiklerine karşı küçük stratejiler.

INSTAGRAM

SOSYAL MEDYADA BİZ

58,698BeğenenlerBeğen
50,163TakipçilerTakip Et
879TakipçilerTakip Et
6,728TakipçilerTakip Et
1,569AboneAbone Ol

TAROT FALI