Paris`in yedinci gününe gözümüzü açtığımızda aklımızda olan tek defile Zuhair Murad`ın yeni koleksiyonuydu. El işciliği ile sıradan siyah bir kumaşı bile tapılası tasarımlara dönüştüren Murad`ın akşam lansmanına gitmeden önce Hotel Westin ve Grand Palais`de uğramamız gereken iki ayrı defile öncesi güneşli günde biraz enerji depolamak için Seine nehri üzerinde bir saat kadar süren kısa bir yolculuğa çıktık. 13 Euro vererek nehirde çıkacak yolculukta Paris`in en meşhır anıtlarından tutun ilk paralı köprüsüne kadar bütün tarihi hakkında kısa bir bilgiye sahip olabilir, inançlara göre en eski köprüsünün altından geçerken bir dilek tutup sevdiğinizi öperek hayallerinizin gerçekleşmesini sağlayabilirsiniz.
Kısa yolculuğun ardından Leonard`ın Grand Palais`deki defilesinde yerimizi aldık. Moda dünyasının genç yeteneklerinden biri olan tasarımcı, henüz yolun başında sayılmasına rağmen Karl Lagerfeldd, Guy Laroche gibi güçlü rakiplerinin defilelerini sunduğu Grand Palais`de sergilediği koleksiyonda yarattığı güçlü kadın ile hafızalarımıza kazındı. Fütürik tasarımları ve mini elbiseleri bolca kullanan Leonard, koleksiyonunda deri detaylarına da yer vermeyi unutmadı. Uzun elbiselerinde transparan noktaları çiceklerle süsleyen tasarımcı, iddialı ama elegant silüetler ortaya çıkarttı.
Saat 14:00 civarı biten defilenin ardından hızla soluğu saat 15:00`da Hotel Westin`de gerçekleşecek olan Valentin Yudashkin defilesinde aldık. Sovyetler Birliği`nin yıkılmasından sonra Rusya`dan çıkan ilk tasarımcı olarak bilinen Yudashkin`in tasarımları başta Paris`te yer alan Louvre Müzesi olmak üzere dünyaca ünlü pek çok müzede yer alıyor. 2013-2014 koleksiyonu için Hotel Westin`in salonunu camdan bir saraya çeviren Valentin, bu koleksiyonu için Rusya`nın folklorik desenlerinden ilham almış. Bulutlardan ve buzun kırılgan yapısından esinlenerek hazırlanan koleksiyonda kullanılan Çin ipeği, kaşmir, Chantilly danteli ve kürk detayları mankenleri adeta buzdan prenseslere çevirmişti. Ekru, bej, füme ve buz mavisini kullanan Yudashkin`in saten gece elbiselerinde yer alan taşlı sırt dekolteleri ise Trendus`un vazgeçilmezi oldu. Koleksiyonun aksesuarı "Happy bag by Valentin Yudashkin" olurken mankenlerin kafasında yer alan şapkalar için geleneksel Kokochniki`den esinlenildi.
Sabahtan beri beklediğimiz Zuhair Murad`ın 2014 kış koleksiyonunu tanıtımı için tasarımcının Paris`in 1.Bölgesi`nde bulunan butiğinde oldukça samimi bir havayla karşılandık. Konukları ile tek tek ilgilenen Murad, Trendus aracılığı ile Türkiye`deki takipçilerine sevgilerini letmeyi unutmadı. Yine tapılası bir koleksiyon hazırlayan Zuhair Murad, artık imzası haline gelen el işlerinden, payetlerden, dantel ve transparan detayından 2014 kışında da vazgeçmedi. Geçtiğimiz sezon çiçek desenli tasarımları ile Kristen Stewart`ı bile kendine hayran bırakan tasarımcı bu sezonda da çiçek ve transparan detaylı elbisenin uzun versiyonları ile karşımıza çıktı. Siyah, bordo, elektrik mavisi ve fuşyadan oluşan bir renk paleti kullanan Murad, 2014 kışında sırt dekoltesine yönelmiş. Hazir giyim koleksiyonu olduğu için mini elbiseleri de unutmayan Zuhair Murad, davetlere mini elbise giyenlerin bir numaralı adresi olacak gibi görünüyor. 2014 için işlerden ve taşlardan biraz sıyrılan başarılı tasarımcı, anlaşılan daha birkaç sezon çiçek motifleri üzerinde çalışacak.
Fotogaleriye tıklayarak Zuhair Murad`ın son koleksiyonunda yer alan elbiseleri bütün detaylarıyla inceleyebilir, Yudashkin ve Leonard`ın koleksiyonlarında yolculuğa çıkabilirsiniz.
GÜNLÜK TAROT FALINIZ
