Almanak 21

 İnsanoğlu düşünme yetisine sahip olduğunu idrak ederek diğer canlılardan farklılığını gördüğü an, acaba kendi türünün ileride bu denli bölünebileceğini bilebilir miydi? Kimileri için en kutsal olanın, bir başkası için yok edilmesi gereken olabileceği bir dünyada yaşıyoruz artık.

İyiler Kötüler – Siyahlar Beyazlar kadar basit ayrımlar da değil bunlar. Doğruluğuna inandıkları bir öğretinin peşinden giderek medeniyete yön verme hayali kuranların öyküsüdür Almanak 21. Ama tabii ki kendileri gibi düşünmeyenler de olacaktır. Öykü, bizleri yüzyıllardır süregelmiş bir mücadeleden haberdar eder. Olmuş olanlar kadar, olabilecekleri de söylemenin peşinde.

 

  

Kendini kitap yazmaya adamış genç bir fotografçı. İlk kitabı İmleç Yayınevinden çıkan Almanak 21 ile rafları doldurmuştu. Şimdi ikinci kitabını bitirdi bile, diğer hikayelerin peşinde.. Caddebostan’ın ışıltılı sahilinde yaptığımız güzel sohbette ilk kitabı ve gelecekteki projelerini dinledim.
 
Kitabı 8 ayda yazmışsın, nasıl oldu?
Evet 8 aydan da daha kısa sürmüştü. Hikayeler yazmaya başlamıştım, bunları toplamaya birleştirmeye ve birinin ağzından anlatmaya heves ettim ve 8 ayda tamamlandı.
Kitap bir karekterden mi çıktı, yoksa bir hikayeden mi? Ne vardı tam olarak aklında?
Aslında ufak ufak hikayelerden çıktı, o hikayeleri yazıyor ve biriktiriyordum sonra karekter de bu hikayeleri yazan birine dönüştü.
 
 
 Kitabının adının hikayesi nedir?
Kitabın adı bu karekterin yazdığı köşe yazılarının yayımlandığı sütunun ismi oldu. Almanak 21 yani. Kemal karekteri geleceği öngören bir adam, yazıları daha doğrusu öngördükleri gerçekleştikçe popüleritesi artan birisine dönüşüyor.
Bu hikayeleri nasıl birleştirdin ?
Aslında hepimizin düşündüğü şey; dünyada geleceğe dair içimizde olan şüphelerimiz, perde arkasındaki gizli güçler, savaşlar, yaşadığımız hayat hep bir şüphe içinde artık. Yediğimiz, içtiğimiz şeylere bile güvenmiyoruz. .Bu korkuları çok düşünüyorum ve gelecekteki durumu çok hayal ediyorum, bu beni olduğu kadar herkesi endişelendiriyor ve ilgilendiriyor aslında. Bütün bunları hayal ederken bunları birisinin ağzından toplamak geldi. Kemal de bunları toplattığım kişi oldu böylece.  
Kitapta bir Daryal var mı? Kendinden neler kattın ?
Kemal karekteri bana benziyor, komplo teorileri kuran bir adam. Maceraya girmeye hevesli değil ama başına birşeyler geldikçe değişim gösteren ve ayak uyduran birisi de aynı zamanda. İsmini de kendimden aldım. Ön ismim Kemal çünkü. Burdan isimlere kafa yormamış diye düşünülmesin, Kemal ismini seviyorum.
Hep yazar mıydın ?
Bir roman yazacağımı hiç düşünmemiştim. Önceden sinema yazıyordum, daha doğrusu sinema eleştirileri. Sonra bu hikayeleri yazmaya başladım, ama hikayeler birikince bunları bir toplamak gerekiyordu, sonra bu iş bu hale geldi. Şimdi ikinciyi yazıyorum büyük bir şevkle.
Basım süreci nasıl oldu?
Roman çok güncel olayları barındırıyor. Kitapta Obama’dan bahsediyorum mesela, henüz başkan seçilmemişti yazdığımda, dolayısıyla bir an önce bastırmak istemiştim. Çünkü kitap güncelliğini yitirecekti. Kitabı yazdıktan sonra, kendime pilot okuyucular seçmiştim, çok kitap okuyan ve yakın çevremde fikirlerine değer verdiğim, onlardan olumlu tepkiler gelmişti. O yüzden ben de cesaretlenmiştim ve yayınevlerine göndermeye başladım. İmleç yayınlarından çıktı kitabım. Tabii yayınevleri Türkiye’deki kitap satışlarına göre yaklaşıyorlar. Kitap DNR ‘da bilim kurgu bölümünde satılmaya başladı. O yüzden çok ümit bağlamamıştım satış anlamında. Bilim Kurgu kategorisinde olması bir yandan komplo teoerileri barındırdığından bir fırsat da olabilir.
 
Sen neler okuyorsun peki?
Genelde ben tarih ve savaş ile ilgili kitaplar okuyorum. 2. Dünya Savaşı uzmanlık alanımdır. Dorling Kindersley yayınlarını çok sıkı takip ederim. Onun dışında çocukluğumdan beri bilim kurgu okurdum.
Kısa film projelerin olduğunu biliyorum, hangi aşamada?
Her zaman kafamda olan birşey. Kibar bir hırsızla ilgili bir senaryom var, henüz gerçekleşmedi. Çok zengin insanlardan para çalan , çok zevkli ve kibar yaşayan bir hırsızın hikayesi. Bir de herşeyi siyah-beyaz gören bir adamın hikayesi var, biz herşeyi renkli görüyoruz ama o herşeye üşenen birinin hikayesi ama bu da daha şekillenmiş bir proje değil.

 Fotografı neden bu kadar boşluyorsun ?

 
Hayalini kurduğum işler çok büyük, fotografçılık da piyasa çok zor ve insanı çabuk soğutuyor. O yüzden yazmakla kendimi daha iyi ifade ediyorum. Bu sanat dallarında insanın kendini ifade etmesi esastır, yani yazmakla kendimi daha iyi ifade ettiğimi yeni keşfettim ve buna da devam ediyorum.
 
Kolunun altında birden fazla karpuz taşıyan insanlardansın. Fotografçısın, kitap yazıyorsun, kısa film projelerin var, dj’lik de yaptığını biliyorum. Nedir bunun hayatındaki etkisi ?
İnsanın birden fazla işi yapabiliyor olması çok yorucu bir durum, odaklanma zorluğu yaşıyorsunuz ve hepsinde de başarılı olamıyorsunuz. Bu bazen doyumsuzluk yaratıyor. 1997 yıllarında Günaydın gazetesinin radyosunda program yapmışlığım da var mesela. Eskiden morg olarak kullanılan bir binaydı ve gece çok geç vakitdeydi programım, ürkerek giderdim ama çok keyif alıyordum. Ama bir çok şey denemenin verdiği bir tatmin de oluyor içinizde. İnsanın içinden geçenleri gerçekleştirmesi önemli burda, keşfetmek için bunları gerçekleştirmemiz gerekiyor. Nerde ne kadar iyi olduğumuzu ancak böyle anlarız diye düşünüyorum.
 
 İkinci kitabının konusu ne olacak, adı hazır mı ?
 
Terkedenler olacak adı. 2100 yılında başlıyor, kirlenmiş yaşanamayacak bir dünya ve 20 milyara dayanmış bir nüfus. Bundan sonrası kitapta ..
 
Üçüncü kitabının da fikrinin oluştuğunu biliyorum. Bahseder misin biraz ?
O tarihi bir komedi olacak, adı da Floda. Detaylar için sadece eğlenceli bir kitap olacağını söyleyebilirim.
 Daryal`a sonsuz başarılar, her kitabının okuyanını mutlu  etmesi dileğiyle..

 

INSTAGRAM

SOSYAL MEDYADA BİZ

58,698BeğenenlerBeğen
50,163TakipçilerTakip Et
879TakipçilerTakip Et
6,728TakipçilerTakip Et
1,569AboneAbone Ol

TAROT FALI